Bireysel Eğitim Çalışmaları 1
Bu konuyu bir yazı içerisine mahkum etmekse onu bölerek ve tekamül içerisinde bırakarak devam etmeyi uygun buldum. Hem faydalanacak olan arkadaşlara bir fikir ve kaynak oluşturmasını düşünüyorum.
İnsanlara Devlet ve Toplum tarafından verilen eğitim sürecine baktığımızda ortalama 4 yaş ile 21 yaş arasına sıkıştırılmış yatay bir zaman çizgisine rastlarız. ortalama ilkokul öncesini 2 yıl, ilkokul üniversite arası ise 15 yıl olmak üzere, 17 yıl üzerinden, türk insanı bir eğitim tedrisatından geçiyor. Askerlik gibi bir tecrübe edinebilmiş olanlar içinse bu süreye ek olarak 3 ay (Acemilik Eğitimi) ekleyebiliriz. Yani Devlet ve Toplumun sizi geçer akçe bir insan haline getirmek için biçtiği ve sizi tımar ettiği süre 17 yıl 3 ay yani 6.295 gün !
Bu 6.925 gün içerisinde 3 aylık yaz tatilleri ile 15 günlük tatillerin toplamı 1545 gün yapar ! Bunlarıda düştük mü 5.380 gün elimizde sürekli eğitim ve tedrisat gören bir insan buluruz. Bu da ortalama ömrü 70 yıl olan bir insanın 25.550 gün bu dünyada hayatta kalabildiğini göz önünde bulundurursak, 0'dan 4 yaşına kadar 1.460 gün bilincin yerine oturması. 6.925 gün toplum tarafından "TIMARLANMASI"nı göz önünde tutup her iki süreyi topladığınızda 8.385 gün yani geriye kalan ömrü 17.200 gün yapar. Yani insanın bilincine kavuşup toplum ve devlet tarafından tımar edilip geriye kendisine kalan süre ortalama 17.200 gün ! Tabi birde Alzheimer veya felç geçirip de yatalak muhtaç hale düşmesi ile geriye kalan süreyi daha da düşebilir. Hadi bunlarada maruz kalıp, grip ve benzeri hastalıkları da düşelim bu insancıktan geriye kalan ortalama 15.000 gün kalır !
Bu 15.000 gün hayatınızın öğrendiklerimizin ışığında ne yapacağımıza karar verip uygulayabileceğimiz süre ! Meslek ediniminiz ne olursa olsun, ortalamanız istatiksel olarak böyle gözükecektir. Birçok insan buna bakarak "kaybedecek zaman yok" hayatı doya doya yaşamam lazım diyerek, öyle yada böyle o süresini heba edecektir. Beden ve akıl arasında sıkışıp, kalan 15.000 gün içerisinde daha fazla tüketmeyi yani diğer deyiş ile zamanın kendisini tüketmesini yaşayacaktır netice olarak.
Buradan yola çıkarak yazıyı burada bırakıp gidip zamanın dişleri arasında öğüttüğü kalan zamanını yaşamın coşkun ve süreli hazlarının kollarına kendini bırakmaya koşan arkadaşlara yollarının açık olmasını, ancak hepimizin gideceği yerin aynı olduğunu hatırlatarak, bu kalan süresini başkaca yollarda değerlendirmek isteyen benim ve bu yazıyı okumaya devam eden okurumla devam etmek isterim.
Devam edecektir...